Neresi?
İSTİKLAL YOLU NERESİ
Türk Milleti, Millî Mücadeleyi cephe ve cephe gerisinde vatanın her karış toprağında ailece savaşarak yapmış; sağladığı lojistik hizmetlerle cephe gerisi de zafere ortak olmuştur.
İşgal edilmemiş topraklarda örümcek ağı gibi lojistik hatlar içinde önemi ve işlevlerinin çeşitliliği ile öne çıkan İnebolu, Kastamonu, Ilgaz, Çankırı, Kalecik, Ankara hattı, cephe gerisinin ana yolu/ ana arteri olma payesini ve temsilen İstiklal Yolu nişanını hak etmiştir.
Zaferden sonra eski durumuna dönen İnebolu, Kastamonu, Ilgaz, Çankırı, Kalecik, Ankara hattının fiziki olarak ve tarihi gerçekleri ile kaybolmaması ve unutulmaması için bölge halkı, gönüllü fiziki ihya ve kültürel çalışmalarıyla millet ve devlet kademelerinde farkındalık oluşturmayı başarmıştır. Hattın Milli Mücadele yıllarından beri korunan Kastamonu ve Çankırı’daki bazı bölümleri, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Milli Mücadeledeki önemine nedeniyle tescil edilmiştir. Tarım ve Orman Bakanlığı da İstiklal Yolunu, Türkiye’nin 44. Milli Parkı ilan etmiştir.
Halen Türkiye’de, cephe gerisinde örümcek ağı gibi lojistik hatlardan böylesi yaşatılan başka bir hat yoktur.
Zaferden sonrada İnebolu, Kastamonu, Ilgaz, Çankırı, Kalecik, Ankara hattı cephe gerisi cephe gerisinin ana yolu ve temsilen İstiklal Yolu olmayı hak etmiştir.
Dolayısıyla cephe gerisi hakkında yapılacak tören, sosyal, kültürel, sportif, vs tüm etkinliklerin yeri İnebolu, Kastamonu, Ilgaz, Çankırı, Kalecik, Ankara hattıdır.
İstiklal Yolu, Milli Mücadele cephe gerisinin ana yolu, tescil edilmiş milli yolu ve sembol ismidir.
SEBEPLERİ /GEREKÇELERİ
Birinci Dünya Savaşında yenilen taraflardan olan Osmanlı İmparatorluğu, 30 Ekim 1918’de imzaladığı Mondros Antlaşması sonunda Ordusu dağıtılmış, cephanesi elinden alınmış, öz yurdu Anadolu’nun çoğu işgal edilmişti.
Fakat Özünde “Ya istiklal Ya Ölüm” karakteri olan Türk Milleti, Hükümeti’nin teslimiyetini kabul etmeyerek Kuvayı Milliye Ruhu ile bölgesel direnişlere başladı. Bölgesel direnişler yerini, Mustafa Kemalin liderliğinde 23 Nisan 1920’de TBMM’NİN kurulmasıyla oluşturulan düzenli orduya bıraktı. Artık işgal devletlerinin karşısında işgali kabul etmeyen bir yeni bir Türk Hükümeti ve işgale karşı savaşan çeteler değil yüz bin kişilik düzenli bir ordu vardı.
Ordunun ihtiyacı olan cephane 1) İstanbul’da işgal devletlerinin kontrolünde olan depolardan kaçırılan 2) Yerli üretim 3) Satın alma 4) Rusya’nın, Türk ve İslam topluluklarının yardımlarından oluşuyordu.
Türk Ordusunun ana ikmal merkezi Ankara’ydı.
İşgal edilmeyen topraklardaki cephe gerisi yollar örümcek ağı gibiydi.
Ankara’ya lojistik malzemeler taşınan güzergâhlar şunlardı:
Karadeniz kıyılarından-Ankara’ya
- İnebolu-Kastamonu-Ilgaz-Çankırı-Kalecik-Ankara hattı.
- Samsun-Çorum-Sungurlu (Çankırı)- Yahşihan-Ankara hattı.
- Ereğli-Gerede-Kızılcahamam-Ankara hattı.
- İzmit-Adapazarı-Düzce-Bolu-Gerede- Kızılcahamam-Ankara hattı.
- Erzincan-Sivas-Sarıkışla-Sultanhanı- Kayseri (Kırşehir- Köprüköy) –Ulukışla- Karaman-Konya- Sarayönü-Polatlı-Ankara hattı.
1) İstanbul’daki depolardan kaçırılan cephanelerin sevkiyatı yapılmıştır.
2) Anadolu depolarındaki cephanelerin sevkiyatı yapılmıştır.
3) Ankara hükümetine katılmak isteyen gönüllü askerler ve sivillerin sevkiyatı yapılmıştır.
4) Dış yardımlarla gelen lojistik malzemelerin sevkiyatı yapılmıştır.
5) Yerli üretim ve ganimetle sağlanan lojistik malzemelerin sevkiyatı yapılmıştır.
6) Tekâlif-i Milliye Kanunu ile toplanan bütün malzemelerin sevkiyatı yapılmıştır.
Cephe gerisindeki yollarda bu işlevlerin bir kaçı olmuştur ama, Başkumandan Mustafa Kemal’in “Gözüm Sakarya’da Dumlupınar’da, kulağım İnebolu’da” diyerek önemini vurguladığı “ İnebolu- Kastamonu-Ilgaz-Çankırı-Kalecik-Ankara hattı”nda bu işlevlerin hepsi ve daha fazlası olması, stratejik önemleri sebebiyle cephe gerisinin ana yolu olmuştur. Şöyle ki;
- En güvenli ve stratejik öneme sahip hattı.
- Hattın tamamı İşgal edilmeyen topraklardaydı.
- İşgal edilmeyen toprakların deniz sahili sadece Karadeniz’di ama limanları ( Bartın, Zonguldak, Samsun, Trabzon) düşman işgalindeydi. Fakat İnebolu sahilinde liman olmadığı için işgal altında değildi.
- Lojistik malzemelerin çoğu Karadeniz üzerinden geliyordu. İstanbul’a yakın ve Karadeniz sahilinin orta noktalarında olması avantajdı.
- Hat üzerinde ve çevresinde hiç iç isyan ( azınlık ve Padişah yanlıları isyanı ) yoktu.
- Hat üzerinde ve çevresinde yaşayan halk TBMM’yi destekliyor ve sevkiyatı gönüllü olarak vatan ve din aşkı ile yapıyordu.
- Cephe gerisinde Ankara’ya uzanan en kısa mesafeli hattı.
- Doğu Anadolu’dan Karadeniz sahiline indirilen lojistik malzemeler ve Karadeniz’deki Türk limanlarına kaçak indirilen Rus yardımları, deniz yoluyla İnebolu’ya getiriliyordu.
- Ankara hükümetinin dünyaya açılan kapısı olmuş ve yabancı diplomatlar (ve gazeteciler) kullanmıştır.
- İşgal altında yaşamak istemeyen gönüllü meslek elemanlarının ( Doktor, hemşire, öğretmen, nalbant, terzi vb ustalar) ve zamanın aydınları kullanmıştır.
Erkeklerin tamamı cephede olduğu için ordu mensuplarının yapması gereken lojistik malzeme sevkiyatı cephe gerisinde kalan; kadınlardan, askerlik çağına gelmemiş çocuklardan, ihtiyarlardan ve gazilerden oluşan KARINCA ORDUSUNA kalmıştı.
“Karınca ordusu, cephelerdeki 100.000 Mehmetçiğe üç yıl boyunca ( dört mevsimde) lojistik malzeme taşımıştır. Bir kağnı arabasının üç haftada taşıdığı cephaneyi cephedeki bir topçu bazen 5-6 dakikada kullanmasına rağmen, karınca ordusunun adsız kahramanları cephelerde destanlar yazan Mehmetçikleri bir an bile düşman karşısında bir an bile cephanesiz bırakmazlarken; (kendileri de İstiklal Yolu’nda görev ve sorumluluklarını aksatmadan sürdürürken) kahramanlıklarıyla, benzer destanlar yazmışlardır ve destansı zafere ortak oldu.
Cephe gerisinde de kağnı kamyonu yendi. Türk kadını ve kağnı, milli mücadelenin sembolü oldu. istiklal madalyasında hak ettiği yeri aldı
ZAFERDEN SONRA
Türk Milletinin destansı zaferle sonuçlanan Milli Mücadelesi ve İstiklal Yolunu dünya şaşkınlık ve gıpta izlemiş; sömürge durumundaki İslam ülkelerine ve mazlum milletlere örnek olmuştu.
Tarihin hiçbir zamanında Milli Mücadeledeki kadar öneme, işlevlere ve kalabalık trafik hareketliliğine sahip olmayan, İnebolu, Kastamonu, Ilgaz, Çankırı, Kalecik, Ankara hattı, zaferden sonra eski durumuna döndü. İstiklal Yolunun askeri ve sivil bütün noktaları önce kapatıldı sonra yıkıldı.
Millî Mücadeleyi anma etkinliklerinde sadece ve genellikle cepheden bahsedilmekte cephe gerisi ise hak ettiği ilgiyi ve vefayı görmemiştir. Fakat İnebolu, Kastamonu, Ilgaz, Çankırı, Kalecik, Ankara hattındaki tarihi gerçekler, hat üzerinde yaşayan halkın vefası ve yasal gelişmeler İstiklal Yoluna hakkettiği farkındalığı, vefayı oluşturmuştur. Şöyle ki;
1. İnebolu İstiklal Madalyası
Yiğit İnebolu’nun kahraman Kayıkçılarının, Milli Mücadele süresince göstermiş olduğu takdire değer mücadele ve vatan için yapılan unutulmaz hizmetleri göz ardı edilmemiş, TBMM tarafından 11 Şubat 1924 tarihinde yapılan 99. oturumunda 66 numaralı Kanunla İnebolu Mavnacılar Loncasına, “Beyaz Şeritli İstiklâl Madalyası ve Beratı” taltif edilmiştir. İnebolu Mavnacılar Loncasına verilen bu beyaz şeritli altın madalya ve berat, kayıkçıların şahsında tüm İnebolu halkına verilmiş bir madalyadır.
2. Bölge halkının İstiklal Yolu’nun ihyası
Zaferden sonra İnebolu, Kastamonu, Ilgaz, Çankırı, Kalecik, Ankara hattında yaşayan halk Milli Mücadelenin ana yolunu unutmadı yerel olarak kendi imkânları ile fiziki ve kültürel olarak vefa gösterdi ve farkındalık oluşturmaya çalıştı.
- Ankara Ulus Zafer Anıtı (1927): Atatürk anıtı kaidesinde düşmanı gözetleyen Mehmetçik heykeli ve arkada mermi taşıyan Türk kadını heykeli bulunmaktadır.
- Çankırı Atatürk Anıtı (1944): Atatürk anıtı kaidesinin çevresinde cephe gerisinde cephane sevkiyatı konulu rölyefler bulunmaktadır
- Ilgaz Dağı Derbent Şehitleri Anıtı (1957): Ermeni Rum Pontus çetesinin 22 Nisan 1922 tarihinde istiklal Yolunda şehit ettiği jandarmaların anısına yapılmıştır.
- Kastamonu Atatürk Ve Şehit Şerife Bacı Anıtı (1990): Milli Mücadele cephe gerisinde Türk kadının kahramanlığının simgesi haline gelen Şerife Bacı, ardında ise Atatürk ve Türkiye Cumhuriyeti Türk Toplumunu ve Kuva-i Milliye güçleri ve halk temsil eden heykeller bulunmaktadır.
- Seydiler, Şerife Bacı Rölyefi (1973): Şerife Bacı doğum yeri Seydiler’de Şerife Bacı Rölyefi yaptırılmış ayrıca ana caddeye ve bazı kurumlara ismi verilmiştir.
- Ilgaz İlçe Merkezi Derbent Şehitleri Mezarlar ve Anıtı (2003): Ermeni Rum Pontus çetesinin 22 Nisan 1922 tarihinde istiklal Yolunda şehit ettiği jandarmaların mezarları ve anıt yapılmıştır.
- Çankırı Memleket Hastanesinin ihyası (2005): Milli Mücadele yıllarında Çankırı Memleket Hastanesi olarak kullanılan konak restore edildi. Rıfkı Kamil Urga Araştırma Merkezi olarak kullanılmaktadır.
- Kastamonu “Atatürk Ve İstiklal Yolu Projesi” (2006-2008). Proje kapsamında yapılan ihya çalışmaları şunlardır:
- İnebolu Türk Ocağı Binası
- Hamamcı Kadı Salih Reis Heykeli
- Küre Ecevit Hanı
- Kastamonu Cumhuriyet Meydanı
- Mimar Vedat Tek Kültür merkezi
- Kastamonu Şehitler Anıtı:
- Halime Çavuş Heykeli: Kadı Dağı Mevkiine Halime Çavuş Heykeli yapılmıştır.
- Çankırı Merkez Ilgazlı Yanığın Abla heykeli (2007).
- Çankırı Şehitler anıtı (2013). Anıtta, Milli Mücadelede cephe temsilen bir asker ve cephe gerisini temsilen eden omzunda mermi taşıyan kadın heykeli bulunmaktadır.
- Kastamonu İstiklal Yolu Yürüyüşleri (2008): Kastamonu İstiklal Yolu Yürüyüşleri 2008 yılında İnebolu-Kastamonu arasında başlamış ve geleneksel hale gelmiştir.
- Çankırı İstiklal Yolu Yürüyüşleri (2009): Çankırı İstiklal Yolu Yürüyüşleri 2008 yılında Ilgaz -Çankırı arasında başlamış ve geleneksel hale gelmiştir.
- Seydiler Şerife Bacı Kültür evi (2012)
- İnebolu Kent Müzesi (2014-2017) : İnebolu Belediyesi tarafından, 1882 yılında medrese olarak inşa eski Belediye Binası, 2013- 2014 yıl restore edildikten “Kurtuluşa Giden Yolda, İnebolu Kent Müzesi” kurulmuştur.
- Çankırı tarihi İstiklal Yolu güzergâhının işaretlenmesi (2013-2014):Çankırı’da Ilgaz-Çankırı arasında kalan 33 km tarihi İstiklal Yolu güzergahı doğal ve tarihi dokuya uygun olarak toplam 46 noktaya yapılan giriş kapısı, bilgi ve yön levhaları ile işaretlendi.
- Seydiler Şerife Bacı Anıtı ve Parkı (2016).
- Ilgaz’da ,dağ yamacı İstiklal Yolu yazısı (2016): İstanbul –Samsun ve İnebolu-Ankara yolunun Ilgaz’da ki kavşağından görülebilecek tarzda Hacıhasan Köyü Dağ yamacına 4,5 m yüksekliğinde 18 m uzunluğunda İstiklal Yolu yazısı yazılmıştır.
- Ilgaz İlçe Merkezi Ilgazlı Yanığın abla heykeli (2016).
- İstiklal Yolu Eğitim Kütür kütür Turizm ve Gençlik Derneği kuruldu (2014)
- Çankırı merkez İstiklal Yolu Parkı (2018)
- Çankırı merkez İstiklal Yolu Müzesi (2018-2019). Çalışmalar devam ediyor
- Kastamonu bölümünde Tescil (2012):
Cephe gerisinin ana yolu İnebolu, Kastamonu, Ilgaz, Çankırı, Kalecik, Ankara hattının, Kastamonu İnebolu, Küre, Seydiler ilçelerinden geçerek Kastamonu ili Merkezine kadar uzanan ( 95 km) bölümü, millî Mücadeledeki önemi nedeniyle, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 16.11.2012 tarih ve274 sayılı kararı ile tarihi sit olarak tescil edilmiştir.
5. Çankırı bölümünde Tescil (2013).
Cephe gerisinin ana yolu İnebolu, Kastamonu, Ilgaz, Çankırı, Kalecik, Ankara hattının, Çankırı ili Ilgaz ilçesi İnköyünden Çankırı Merkez Ayan Köyüne kadar uzanan (33 km) bölümü, millî Mücadeledeki önemi nedeniyle, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 26 9. 20013 tarih ve 1005 sayılı kararı ile tarihi sit olarak tescil edilmiştir.
6. İstiklal Yolu Milli Parkı
Tarım Orman Bakanlığı Doğa Koruma Müdürlüğü, 44.Milli Parkın, İstiklal Yolu Milli Parkı olacağını ilan etti.
İsmail Çam
İstiklal Yolu Derneği Başkanı